Çocukça bir bekleyiş gibiydi durumum aslında. Birazdan yıldız kayacak ve dilek tutacağım. Tutacağım dilek bile çoktan hazırlanmış. Geçmişimi geri isteyeceğim, hafızamı. . . Kendine bile hayrı olmayan varlığı yokluğa doğru sürüklenen o yıldızdan. . . Umut etmek değil mi yaşamak?
Umut değil mi çıkılmaz kuyulardan sarkan sicim?
Umut değil mi çölün kavurucu sıcağında bir çağlayan olarak karşımıza çıkan serap. . . Her şey umut. . .
İşte yine kapım çalınıyor, bu beşinci umut dalgası. . . Belki girin dedikten sonra, o suratsız hemşire değil de annem, babam, kardeşim yahut sevgilim odamı dolduracak. Hasret giderme merasiminden hemen sonra oturup dizlerime her şeyi bir bir anlatacaklar. . .